İstanbul Türkçesi,tıpkı Osmanlıca gibi soysuzlaşarak tükenme yoluna girmiştir. Şok olmak, panik yapmak türü ağızdan dışkılamalar Frenkçe de, Türkçe de sayılmazlar "di mi?"....
Yüzüne ölüm rüzgarı sinmiş lisanları dinlemek insana acı, bulantı,hiddet ve tiksinti karışımı bir duygu veriyor. Nedir o? Erzurumca "sıtgi sıyrılmah" diye ifade edilen ruh hali,
Öğretelim Erzurumcayı, ulusal düttürü lisanı, kurbağaca ve sokağa-ayağa düşmüş Konstantinopolis esperantosundan bıkıp usanmış, "sıtgi sıyrılmış" canlar,dil besininden mahrum kalmasınlar.
Erzurumcanın şiiriyeti hiç şüphesiz, klasik yapısını korumasından doğmuştur. "Apartuman pencere,düdüyhli tencere" lafında çağdaş ve modern kavramlar bin yıllık musikiyle iletilmiyorsa bu şiir,bu musiki sayılmıyor mu?.