Erzurum Ramazanları

RAMAZAN ŞENLİKLERİ !!!!!

PROF.DR.A.BERHAN YILMAZ

www.palandokengazetesi.net / 17 10 2005

Din üzerinden rant sağlanan en önemli zaman birimi olan Ramazan ayı çerçevesinde gerçekleştirilen programlarla, gazetelerin verdikleri ile elde edilen rant gerçek ve acımasız bir din istismarıdır. Üstelik bu istismarda başrolü de bilerek veya bilmeyerek milli ve dini hassasiyeti olanlar oynamaktadır. Belki de bizim gözümüze bu gibiler batmaktadır.

Manevi kazançların, manevi değerlendirmenin ön planda olması gereken bir ayda maddi kazanca yönelik programlar düzenlenmekte; Belediyeler, gazeteler, televizyonlar bu istismarın birer silahı olmaktadır..

Ramazan ayı eğlence, konser dinleme, gösteri yapma ve tiyatro oynatma ayı değildir. Bir festival ayı hiç değildir. Ramazan ayı manevi yönü ile değerlendirilmesi gereken, ibadet, ALLAH'a yaklaşma ayıdır. Fakirleri, muhtaçları anlama ayıdır.

İftar çadırları ile yapılan güzel ve hakikaten etkileyici hizmetin ardından yapılan tezat programlarla gayeden uzaklaşılması, özellikle belediyelerimizin gerçekleştirdikleri faaliyetlerle, kendilerine ve hizmetlerine gölge düşürdüklerinin farkında olmamaları anlaşılır gibi değildir.

İftar çadırlarında özellikle ihtiyaç sahiplerine verilen maddi hizmet, manevi açlığı olan ihtiyaç sahiplerine de gerektiği şekilde verilmelidir. Belediyeler ve ramazan programları düzenleyen herkes bu hassasiyeti gözetmeli ve göstermelidir. İnsanları konserlere, oyunlara değil camilere, ibadete, fakirlere yardım etmeye çekmenin yolları aranmalıdır.

Allah'a yaklaşma ayı olan veya olması gereken Ramazanı eğlence, şenlik, festival ayı olarak algılayanların aklına ramazan ayının gelmesi ile birlikte eğlence geliyor. Aslında ramazan ayı sosyal hayat yönünden diğer aylardan farklı değildir. Yani ölçüyü kaçırmadan, belirli hassasiyetler çerçevesinde ramazanda da diğer aylarda olduğu gibi eğlence olabilir. Ama ramazana özel eğlence olmaz.

Bu mübarek ayı eğlence ayına çevirmek ve eğlence ile birlikte anılmasına sebep olmak, izin vermek insaf sınırlarını zorlayan bir acımasızlıktır ve haddi aşmaktır.

Özellikle belli hassasiyetleri taşıdığına inandığımız belediyelerin, ramazan ayında eğlence adı altında yaptıkları herşeyi bir daha gözden geçirmeleri gerekiyor diye düşünüyorum. İçeriği ne olursa olsun, eğlence ile Mübarek Ramazan ayını bir araya getirmemek gereklidir.

Burada ramazan ayının ruhuna, sosyal içeriğine uygun programlar tertip edenleri tenzih ederek şunu söylemek gereklidir; Ramazan ayında gösteri yapmaya, reklam yapmaya, ALLAH'a yaklaşma ayı olan bu ayda dünya eğlenceleri ile insanların vaktini ve kalbinde oluşan hassasiyeti çalmaya hiç kimsenin hakkı yoktur.

Burada Osmanlı'da ramazan eğlencelerine de değinmek gerek. Osmanlının son zamanlarında direkler arasında düzenlenen, bugünkü gibi insanları ramazanın manevi havasından uzaklaştıran ve büyük bir hata olan bu gibi eğlenceleri de kınamak ve keşke hiç olmasaydı demekten başka çaremizde yoktur. Yanlış yanlıştır, Osmanlı da yapsa, bizler de yapsak bu böyledir. Fakat bunu sanki bir gelenekmiş gibi sunmak Türk toplumuna iftiradır.

Olayın bir diğer üzücü tarafı da seçilirken Milli ve dini değerlere hassasiyetleri sebebi ile oy alan belediyelerin de bu işleri yapıyor olmalarıdır. İftar sofraları, ramazanın ruhuna uygun programlar tabii ki desteklenmelidir. Ama gösteriye dönen iftar yemekleri, konserler, dini mülahazalardan uzak şenlikler, tiyatro oyunları kim içindir veya ne içindir.

Allah için olamaz, halk için de olamaz; Çünkü ramazan günü ibadet etmesi gerekenleri tiyatrolarda, eğlence çadırlarında toplayıp, camiilerin yakınında güya eğlendirirken, müzik ile çoştururken halka fayda mı vermiş oluyorsunuz zarar mı tartışma bile götürmez. Eğer kendi reklamları içinse evet bu dünyada reklamınız olur ama Allah'a bunun hesabını verirsiniz.

Dünyamızda islama sokulmak istenen bir çok hurafeler, olmayan adetler, yanlış düşünceler varken ve bunlarla mücadele etmemiz gerekirken, kendi elimizle dinimizi dejenere etmenin gereği yoktur. Kasıtlı olarak islama zarar vermek isteyenler belki bize bakıp aferin, bizim yapamadıklarımızı kendileri ne güzel de yapıyor diyorlardır.

Ramazan eğlencesi olmaz, olmamalıdır. Ramazan ayının uhrevi havasını bozan, insanları ALLAH ile başbaşa kalmaktan uzaklaştıran ramazan eğlencelerini düzenleyerek kendi elimizle inançlarımıza, ne üç-beş kuruş için, ne de üç-beş oy için, ne de reklamımız için, zarar vermeyelim.

Sanıyormusunuz ki fakir, perişan ve doymak için ramazanı bekleyen insanlar eğleniyor. Kesinlikle hayır. Bu gibi eğlencelere yapılan masrafı daha önemli ihtiyaçlara yönlendirmek kimsenin aklına gelmiyor mu ?

İnsanlar belediye başkanlarının önderliğinde, bir araya gelip, fakir mahallerindeki, fakir evlerindeki o dehşet veren yoksulluğu görmelidir. Bakalım artık eğlenecek, iftar sofralarında bir çok çeşit yemek yiyecek hevesleri kalıyor mu ?

Sayın belediye başkanları ve Sayın Vali; Eğlenen zaten eğleniyor, sizin asıl vazifeniz bu fakirlere destek bulmaktır. Dilerim; Bu sıkıntılar giderilir ve beraberce yürek ferahlığı ile eğlenecek günler de gelir.

PROF.DR.A.BERHAN YILMAZ

ERZURUM

berhan@atauni.edu.tr