ÜNLÜ YAŞ DESTANI DEĞİŞTİ!
Prof. Dr. Mustafa Erdoğan Sürat

ÖSS, ÖYS, İşsizlik derken
On yedi yaşında beller büküldü
Böylesine yaşlanmak, süper erken
Milletin kanından, canlar çekildi!

Karşımda ihtiyar yüzler sıralı
Sakalı kırlaşmış dedemsi çocuk
Savaş filan görmeden korkunç yaralı
Yıpranmış zekâlar, bunak ve kaçık...

Eskiden pek saygı duyduğum çınar
Meğer az gelişmiş, güven vermiyor
Nerdeyse kaşına düşecek karlar
Hasat zamanında ürün dermiyor!

Anasından yaşlı doğarken bebek
Mega-STAR şarkıcı hala genç mi?
Ülke moruklaşırken,”genç” ne demek,
Sekseninde kırk gözüken, hep dinç mi?

Delikanlılar, evlenecek kızlar
Gelecek dendi mi buruşmaktadır;
Büyükannesi serçe olan kazlar
Artık timsahlara karışmaktadır.

Yirmili, otuzlu dönemler ekşi
Kırk, elli, elli beş sanki çürüme
Alına yazılan fanilik nakşı
Marşa dönmüş gel de yamuk yürüme!

Tabut taşıyanda korku ve telaş
Ölüler, kefenden kopya veriyor;
Yol tarif ediyor korteje bir naaş
Dede şişman ölmüş, torun eriyor...

Ha altmış, yetmiş beş; ha dokuz on bir
Yurdumun insanı takatten düşmüş
Seksen birlik, sanki gizli doksan bir
Bedende kas mı var, kemikler şişmiş!

Bir haftalık bebe, üç yaşında fert
Ağlamaya derman yoksa inlerler
Sağlık sayılıyorsa her türlü dert
Ne söylerler, ne de bir şey dinlerler...

Bugün doğan, yarın yaşlanır feci
Vatandaşım serum bekler gibidir
En güzel çağında herkes bir öcü
Kudretlerden kalan gücün dibidir!

Zayıfa yaşlıya yardım et daim
Büyük say, küçük sev ki kalasın
Hem gençlikte hem olgunlukta mirim
Sağlıklı yaşa ki, mutlu ölesin;

Bu günler geçecek, zafer yakındır
Hepimiz süratle kalkınacağız
Sevginin düşmanı sadece kindir
Bağışlayıp kusurları, silkineceğiz!
.