1 Meyve yükü. (Sepet ya da sandık içindeki meyvelerin bir yerden bir yere taşınacak ambalajlı durumu). |
|
2 Prof. Dr. Ahmet CAFEROGLU'nun "Tay" sözüne "Erzurum'da hizmetçi" denildiğini ("Doğu İlleri Ağızlarından Toplamalar I. ", 1942 istanbul s. 279) yazması, yanlıştır. "Hizmetçi" daha doğrusu "dadı" anlamındaki söz "tay" değil, Erzurum'da da "taya" diye söylenir. |
|
3 Ne kim çift ola eşine derler. ("Eş, yoldaş, yaşdaş, akran" anlamına da söylenir. Yük hayvanlarının her iki yanında "denk"/eşit olarak yüklenen yükün herbirine; atın 1-3 yaş arasındaki yavrusuna —ve binilecek çağdaki tay'a da ayrıca "taylak/daylak"—, akarsuyun bir "kırağı"/kenarı'nda duran için öte/karşı tarafa da "tay" denir. Baku Radyosunda duyulan halk türküsündeki : "o tay'da kuzu gördüm" cümlesindeki "tay" da, bu son anlamdadır, ki suyun her iki kıyısından birini/eşini bildirmiş oluyor. Çocukluk arkadaşı ve yaşdaşları belirtmek için koşuntulu olarak "tay-tuş" bir arada söylenir |