|
1ALBAYRAK MATBAA VE GAZETESİ 1913-1921
1913 ERZURUM : Albayrak Matbaa, Gazete ve Mektebinin İttihat Terakki Fırkası tarafından Erzurum'da Kuruluşu.
Bu tarih, bir darbe ile iktidardan uzaklaştıran 2.Abdulhamit sonrasının propaganda ortamına denk düşmektedir.
Abdurrahman Şerif Bey ve Sıtkı Dursunoğlu Beyler de bu yıllarda Selanik'te çıkan Genç Kalemler Dergisi'nin Şarktaki muadili olan Albayrak Gazetesinde mürettiplik yapmaktadırlar. Kendi deyimleriyle henüz çocukluk çağındadırlar. Ancak Jöntürklerin özellikle de Ziya Gökalp'in Türkçülük cerayanı onları derinden etkileyip adeta birer militan haline getirmiştir. Erzurum'da gösterilen bir film karşısındaki tepkileri bu hallerini pek güzel anlatır:
“Balkan harbinin facialı neticesi ile umumi harbin uğursuz başlangıcı arasında ikimiz bir müessesede birleşmiştik. “Albayrak” Matbaasında ben idare memuru olmuştum, Abdurrahim Şerif mürettip..Yemekleri bir arada yer, evlerimize birlikte döner, o zamanki Erzurum'un ilk açılan sinemasına haftada iki gece beraberce giderdik. Ziya Gökalp'in henüz başlayan Türkçülüğü ikimizin de can evine yerleşmişti. Dumanı burnunda milliyetçi idik. Hele onun bu konuda katiyen müsamahası yoktu. Hiç unutmam yine bir gece sinemaya gitmiştik “Viyana Muhasarası” gösteriliyordu. Filmde ya bilgisizlikten yahut da kasıttan gelen sakatlıklar hatta töhmetler vardı. Sinirlendik ve birbirimizle dertleştik. Filmin men'ine o anda çocuk kudretimizin yetmeyeceğine inandığımız, fakat ne olursa hissi millimizi tatmin yolunda bir şey de yapmak istediğimiz için protesto makamında sinema binasını terk etmeği ve meseleyi icap eden makamların ıttılaına ulaştırmayı kararlaştırdık. Neticede filmin gösterilmemesi emri Vilayet Makamından Ermeni sinemasının komiteci patronuna tebliğ edildiği zaman duyduğumuz şahsi ve milli gururun ölçüsünü hâlâ tayin edemem (*)
Balkan savaşı yıllarında ilk dönem neşriyatını yapan Albayrak'ın muharrirleri kimlerdi, bu konuda kaynaklarımızda bir bilgi bulunmuyor. Zaten bu tarihten kısa bir süre sonra Birinci Cihan Harbi başlayacak matbaa ve gazete ile uğraşmaya ihtiyaç olmayacaktır.
Doğu'da Tarih seyrini sürdürür ve Erzurum Rus ve Ermenilerin elinden Kurtulur. Kurtuluştan yaklaşık altı ay sonra Süleyman Necati 14 Ekim 1918'de ALBAYRAK Mektebini Faaliyete Geçirmek Üzere Erzurum'a gelir. Bu gelişin bir arka planı vardır:
Albayrak Matbaa ve Gazetesini tesis eden Ittihat-Terakki Fırkası önde gelenleri Bu tarihlerde yurt haricine çekilme kararı almıştır. Ancak arkalarından alınacak tedbirleri de bir bir saymışlardır. Buna göre Erzurum'da:
Hilmi Beyle Cafer Bey derhal müsellâh bir teşkilât yapacaklar bir de Albayrak Gazetesi çıkacaktır. Bu teşkilât Halit Beyin emrinde birleşip (Deli Halit Paşa) müsellâh kuvvetler toplayacaktır
Sonuç olarak Süleyman Necati 18 Mart 1919 Albayrak Gazetesinin ilk sayısını çıkararak İkinci dönem Neşriyatını başlatır. Bu dönemde ayrıca Mektep Duyguları Mecmuasını neşreder .
Erzurum'un kurtuluşu ile başlayan Milli Mücadele yıllarının fikir kahramanları birbiri ardınca zuhur etmeye başlar .Bunlardan biri de Cevat Dursunoğlu'dur.
Cevat Dursunoğlu Aralık 1918'de İstanbul'da askerlikten terhis oldu. İstanbul'da kurulan “Vilayât-ı Şarkıyye Müdafaâ-i Hukuk-ı Milliye Cemiyeti”nin toplantılarına katılarak, cemiyetten Erzurum'da bir şube açma yetkisi aldı. Mart 1919'da Erzurum'da “Vilayât-ı Şarkıyye Müdafaâ-i Hukuk-ı Milliye Cemiyeti Erzurum Şubesi” Cevat Bey'in İstanbul'dan getirdiği yetki belgesine göre açıldı. Cevat Bey aynı zamanda Kurulan yeni cemiyetin katiplik görevini üstlendi. Milii Mücadele'de Erzurum'un ve Anadolu'nun sesi haline gelen Albayrak Gazetesi'nde fikir mücadelesi yapıp, ayrıca açtığı özel ilkokulda eğitim çalışmalarını sürdürdü.
Cevat Bey'in kardeşi Müştark Sıtkı Bey, Albayrak'ın Süleyman Necati ve Cevat Bey'den sonra üçüncü önemli kalemidir.
Bu dönem Albayrak'ının mottosunda Süleyman Necati'nin şu şiiri bir bayrak gibi dalgalanır:
Vatan Tubasından mukaddes bir dal
Şarki Anadolu İslam ocağı
İllere verilmez canan kucağı
Adana Urfa'yı unutmak muhal
Hatırdan çıkar mı Maraş illeri
Albayrak bu dönemdeki yayınları ile hayli ünlüdür Hayvan tacirlerinin İstanbul'da bir Albayrak nüshasını bir altına sattığı tevatüren nakledilir.
Albayrak bu ikinci dönem yayınını 1921 senesine kadar sürdürür. Bu yıl içinde Süleyman Necati Mebus seçilince Ankara'ya gider. Gazete üzerinde kardeşi Mithat'ın tasarruf dönemi başlar. Çok geçmez Mithat başına buyruk fikirleri ile Kazım Karabekir'le çatışır. Karabekir Mithatı tutuklatıp hapse atar. Bu hadise ile birlikte Albayrak Gazetesi sukut eder.
Böylece sekiz yıllık macera da noktalanır.
(*).Erzurum Halkevi Kültür Dergisi 15 Birinci Kanun 1944 sayı 4-5
.
Mustafa Çetin Baydar - 19/11/2013 - 17:01 -
|