|
1Erzurumdan ağlama ve inlemeler: Bu başlık sözlüğümüzde muhakkak bulunmalı demiyorum. Fakat olayların bizi buna mecbur edeceğini de düşünüyorum.
Bakın,bir arkadaş,Erzurumdan göçüp ahkam kesenler diye feryad ediyor. Sözlükte böylesi bir inleme nereye girecek Mevla aşkına? Peki, şikayetlere sırtını dönecek bir Ansiklopedik Sözlük ne denli yarar sağlayacak Erzurumluya?
O zaman "Rules for the sake of rules",yani kuralların hatırı için kurallar koymaktan vazgeçelim, buyurun,ESAS'da bir inleme bölümü yer alsın. Sözü edilen kısımda:
İnleme tarzında saldırıya geçen,
Saldırdığı zannedilip aslında feryad eyleyen,
Muhalefeti hep sinirli surat,asık yüz, ağlagan tavır şeklinde algılayıp, bu tarz bir şeyler karalayan Erzurumilere de bir fırsat açılmalı!
Açılmalı,zira Erzurumlular zalim Ermeni işgalinde,elektrikli kafes farelerinin psikolojik çemberinden geçtiler. Bu çile de ne miydi? Gelin,bilim tarihinden hatırlayalaım:
Dünya savaşında Alman ve Rus ortak okulu, acılı esaret dönemlerinin ruh halini anlamak için elektrkli kafeslerde sıçan besliyorlardı. Kafese akım verildiğinde,içerideki kurbanlar büyük acılar çekiyorlar,fakat can havliyle tırmandıkları tellerde acıları katlanıyor,kıpırdamasalar,elektrik, zayıf bedenlerini silkeleyip bir tarafa savuruyordu. Ne etseler acıları artan fareler,sonunda ne mi yapıyorlardı?
Sıkı durun,şaşırmayın,apışmayın:
Ya birbirlerini yalayarak acılarını dindirmeye çalışıyor, ya da -büyük çoğunlukla- birbirlerini ısırıyorlardı. Çok defa şevkatle sarılıp öpüşmeler,derin ısırık ve yaralamalarla neticeleniyordu!
ESAS'a ağlama-inleme bölümü,işte bunun için gerek!.
Mustafa Erdoğan Sürat - 19/11/2013 - 17:20 -
|