1 1842 yılında Erzurum' da doğdu. Babası Erzurum Nakîb-ul eşrâfından olup, seyyidlerden Gadâyîzâde Muhammed Efendidir. Nesebi Peygamber(SAV) efendimize ulaşır. İlimde çok kuvvetli olduğundan “İlmî” mahlasını kullanırdı. Abdürrezzâk Efendi tahsil çağına gelince, ilk önce ağabeyi Muhammed efendiden okumaya başladı. 14 yaşından itibaren babası Muhammed Efendinin manevi terbiyesi altına girdi. Aynı zamanda medreselerde okunan ilimleri de bitirerek İbrahim Paşa Medresesi müderrislerinden Solakzâde Ahmed Tevfik Efendiden icâzet, diploma aldı. Tahsilini tamamladıktan sonra, Ahmediye medresesinde ders okutmaya başladı. Abdürrezzâk Ali Efendi, tasavvuf yolunda da ilerlemek için bir mürşid-i kâmilin talebesi olmak istedi ve Şeyh hakkı Erzurum'a gelince onun sohbetlerine devam etti. Şeyh hazretlerinin vefatına kadar hizmetinde bulundu. Sonra tekrar talebe yetiştirmeğe başladı. Tefsir ilminde çok derin alimdi. “Rûhul Beyân Tefsiri'ni birkaç kez baştan sona talebelerine okuttu. Abdurrezzâk Ali Efendi, Orta boylu, sakalının kırı az, ince, zayıf, kibâr bir zâttı. Babasının vefatından sonra Nakîb-ul eşrâf oldu. Erzurum'da ikamet eder üç- dört yılda bir Ramazan ayında İstanbul'a giderdi. Çeşitli camilerde vaaz ve nasihatlarda bulunurdu. Sümbül Sinan Efendinin mânevî işâreti ile kendisine ayrılan odada elli sene kaldı ve ibadetle meşgul oldu. Sözleri çok tesirli idi. Allah-ü teala'nın aşkı ile çok güzel şiirler söylemiştir. Cemâlullaha olan âşık hevâ ile sivadan geç Bekâdan neş'edâr ol bâde-i tevhîd ile ey dil Libas-ı fahri neyler câme-i aşk âşıka kâfî Ey gönül ertbâb-ı câha etme arz-ı ihtiyaç Dikkate değer şiirlerinden: Cemalullaha ol âşık heva ile sivâdan geç MÜFRED MÜFRED |