Tarih

Üstâdımız Hatem Emmi

Prof. Dr. Şahin UçarBir dostum, “Hatem Usta vefat etmiş” dedi. Ne diyeceğimi bilemedim. Felç olup yatağa düştüğünü duymuş, bir mektup yazmıştım; ama, insanlık hâli bu ya, bir türlü Erzurum’a gidip ziyaret edememiştim; artık görüşmemiz rûz-i mahşere kaldı… Erzurum’da gömlekçilik yapan, gösterişsiz halktan bir arif hakka yürüdü. Ne diyelim: İnna Lillâhi ve innâ ileyhi râciûn! Erzurum’un Dadaş’ları herhalde çok hayıflanacak; amma, gösterişsiz bir halk adamı ölmüş; kimin umurunda, değil mi ya? Sohbetinde bulunmayanlar bilmezler elbette; amma, ben kendimi Sokrat’ın ölümünden sonra ortada kalan Eflatun gibi hissediyorum. Nitekim, Sokrat gibi, o da bir mîr-i kelâm idi ve onun dahi, sohbetinden müstefîd olan her çeşid insandan mürekkeb, bir cemaati var idi.

Erzurum Şehir Kültüründe Pay Sahibi Şahsiyetler ve Zamanımıza Ulaşan İzleri

Erzurum'un Hocaları
İnsanoğlu hal ve ahvalini beğendiği kimseleri kendine örnek alır. Beldelerin de benzemek için model aldığı şehirler vardır. İslam milletleri Mukaddes Mekke Şehri'nin evrenin en şerefli beldesi olduğuna iman ederler. Nitekim Nemi Suresinin 91. Ayetinde yüce yaratan, elçisi Hz.Muhammed (S.A.V.)e şöyle buyurur: De ki: "Bana ancak, bu beldenin yani Mekke'nin; onu mukaddes kılan ve her şey kendisine ait olan Rabbine kulluk yapmam emredildi' 

ÇOCUKLUĞUMUN RAMAZANLARI

Çocukluğumun ramazanlarını anlatmak, aradan geçen altmış yıla rağmen bana hala heyecan veriyor. Yedi kardeşin beş numarasıydım. O yılların Erzurum'u, şehrin son sınırları olan mezarlıkları artık zorluyor, mezarlıkların arkasında yeni mahalleler oluşuyordu. Nitekim, Leblebici yokuşunu sağlı sollu kuşatan mezarlıkların üst başında, eskiden göze sularının fışkırdığı arsalar üzerinde, yeni bir şehir varoşu, doğmaktaydı. Şehir halkının "Gümüşgöz" adını verdiği bu yeni varoşa, daha ziyade şehre henüz göç etmiş olan köylüler ve özellikle de Erzurum'un Türkmen tâbir edilen köylerinin halkı yerleşiyordu. Çocukluk ramazanlarımızı işte bu ortamda, demet demet inanç ve renk arasında geçirirdik.

Erzurum'da Bayram Günü Çocuk Olmak

Erzurum'da arafalık toplayan çocuklarŞehirler boy boy insanın yaşadığı mekanlar olmakla beraber, her şehrin bu insan gruplarına bakışı farklıdır. Önce Erzurum'da çocuklara verilen isimleri sayalım: Axıllı, Bala, Sabi, Yeniyetme, Bacaksız,Ezâzil, Cırbağa.. Çocuğun: Orucuna "tekne orucu" Meyvesine "Gaga" Yemeğine "Dadax" Oyuncağına "cici" Uykusuna "pışpış" Düdüğüne "düllük" Banyosuna "çıpçıp" İdrarına "attırma" Çobanına "Hodax" Sümüğüne "Fırtıx" ve daha birçok isim bu minvalde sürüp gider.

"Dünyanın ilk çocuk bayramı" nevinden kimi iddialar varsa da çocuklar için özel bayram yapılan bir yer varsa orası da Erzurum'dur.

Teşkilat-ı Mahsusa ve Ebulhindili Cafer Bey

Aşağıya aldığımız yazı okuyanları, hayretten hayrete düşürecek bir niteliktedir. Dünya tarihi pek çok çeteci görmüştür, ancak 15 yaşından itibaren ömrünün her saniyesi kurşun atmakla, insan öldürmekle, siyasi entrikalarda görev almakla geçen, Cumhurbaşkanı, Erkan-i Harbiye reisleri, sadrazamlar, ordu kumandanları ile senli benli olan bir başka sima var mıdır bilmiyoruz?

Ustamız Boyacı İsmail Emmi

İsmail Emmi’yi Erzurum’un Cumhuriyet Caddesi’nde, geç gelen yaz güneşinin keyfini çıkaran neşeli ve hareketli kalabalık arasında, Hemşin Pastanesi’ne giderken hatırlıyorum. Sakin, mütevekkil çehresinde Anadolu insanının yüzlerce yıllık kahrının izleri: derin çizgiler… Zaman kadd-ü kametini yay gibi eğmiş, derin düşüncelere dalmış, iki büklüm yürüyor. Tezyinatını yaptığı camiden yeni çıkmış; üstü başı yağlı boya lekeleri içinde kalmış; sakalı her zamanki gibi uzamış; ama kaşları çatılmış, sert sert bakan gözlerinde çilekeş Anadolu’nun bitmez tükenmez yaşama azmi ile yürüyor.

Erzurum şehir kültüründe pay sahibi şahsiyetler ve zamanımıza ulaşan izleri

M. Çetin Baydar

İnsanoğlu hal ve ahvalini beğendiği kimseleri kendine örnek alır. Beldelerin de benzemek için model aldığı şehirler vardır.

İslam milletleri Mukaddes Mekke Şehri'nin evrenin en şerefli beldesi olduğuna iman ederler. Nitekim Nemi Suresinin 91. Ayetinde yüce yaratan, elçisi Hz.Muhammed (S.A.V.)e şöyle buyurur:

De ki: "Bana ancak, bu beldenin yani Mekke'nin; onu mukaddes kılan ve her şey kendisine ait olan Rabbine kulluk yapmam emredildi/'

İslam beldeleri ve bu beldelerde yaşayan şehir sakinleri için Mekke model bir mekândır.

Kadın Eli Değmiş Camii

Bir ramazan daha avuçlarımızın arasından bir güvercin misali uçup gitti.Bir daha kine yetişir miyiz meçhul..Biliyorum ki bu ramazanda aramızda olanlardan bir kısmı gelecek ramazanda olmayacak.Bu ben de olabilirim..Kimsenin yarına çıkacağına dair cebinde garantisi yok..

Erzurum Kongresi mi Dediniz? Hangisi?

HALKTAN ÇALINMIŞ BİR KONGRE’NİN 90.YIL DÖNÜMÜ

Kazım Karabekir de Mustafa Kemal de Henüz İstanbul’dan çıkmamışken Erzurumlular, yurtlarının Ermenilere peşkeş çekilmemesi için kongreler akt ediyorlardı.

Cumhurbaşkanı Sayın Gül’ün de katılacağı 23 Temmuz Erzurum Kongresi, bir mânada Karabekir’in başında bulunduğu 15.Kolordu’nun Resmi Kongresidir.

Halktan çalınan Gerçek kongre bu tarihten yaklaşık kırk gün önce yapılmıştı (17 Haziran 1919)

Tarihi Eserlerimiz

Nizamettin Korucu Göktürk Gazetesi Cephanelik: Çırçır ve Dere Mahallesi arasında tepenin altında bir mekândır burası. İstiklal savaşında askeri cephanelik olarak kullanılmış. Rahmetli annem anlattığına göre cumhuriyetin ilk yıllarına kadar burada askerimiz nöbet tutuyormuş. Bugünkü hali tahmin edeceğiniz gibi içler acısı. Yarıya kadar toprağa gömülmüş bir vaziyette. Çevresi yabani otlarla yem yeşil bir haldedir. Bu otların gizlediği ise tam manası ile bir çöplük. Çürümeye, yıkılmaya yüz tutmuş bu bin bir hatırası olan tarihi cephaneliğin çevre temizliğine ve anlayan insanların yapacağı tamirata ihtiyacı vardır.